2003 TNSA (Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması) verilerine göre; Türkiye’de iyotlu tuz kullanım oranı kırsal kesimde % 48.5, kentte ise % 78.1 dir. Genel iyotlu tuz kullanım oranı % 69.5 dir.
İyot Yetersizliği Hastalıkları tamamen ortadan kaldırılamasa bile ÖNLENEBİLİR bir sorundur. İyot vücutta depolanmadığı için bu maddenin küçük miktarda ve düzenli olarak alınması gerekir.
İyot Yetersizliği Hastalıkları çocukların zihinsel gelişimini tehdit eder. Yapılan araştırmalar iyot yetersizliği olan çocuklarda zeka seviyesinin ( IQ ) 13.5 puan daha düşük olduğu tespit edilmiştir.
Sofra tuzu her yerde düzenli olarak kullanıldığı için, sofra tuzunun iyotlanması iyot yetersizliğinin önlenmesinde en başarılı yöntemdir. Bu yöntem aynı zamanda pratik ve ucuz bir yöntemdir. Tuzun içine iyot katılması tuzun tadını ve kokusunu değiştirmemektedir. Ancak, tuzlarda bulunan iyot gün ışığında, fazla nemde ve yüksek sıcaklıkta azalmaktadır. Bunu önlemek için iyotlu tuz koyu renkli kapaklı kapta, kuru ve serin yerlerde muhafaza edilmelidir.
Yetersiz İyot Tüketimi Nelere Sebep Olabilir?
İyot yetersizliği, özellikle Asya kıtası’nda çok sık rastlanan bir sorundur. Ülkemizde ise en çok Karadeniz Bölgesi’nde yaşayan bireylerde yetersizliğine rastlanmaktadır.
İyot yetersizliğinin ilk belirtileri, soğuğa karşı hassasiyet, kuru cilt, kan lipidlerinin bir miktar yükselmesi ve mental fonksiyonlarda meydana gelen hafif şiddette bozukluklardır.
İyot yetersizliğinde, en sık karşılaşılan sorun guatr hastalığıdır. Guatr, iyot yetersizliği sonucunda tiroid bezinin daha fazla çalışması ile oluşmaktadır.
İyot yetersizliği olan gebe kadınlarda düşük, erken doğum ve doğan çocuklarda anormallikler gözlenebilir.
Çocukluk çağında iyot yetersizliği, yetişkinlere kıyasla daha ciddi sorunlara neden olur. Yeterli iyot alamayan çocuklarda mental gerilik ve krenitizm gözlenir. Kretinizm, nörolojik ve fiziksel sorunlar oluşturan bir rahatsızlık olup, bireylerde mental ve fiziksel gerilik, kas erimesi, sağırlık ve dilsizlik gözlenebilir. Daha hafif vakalarda konuşma güçlüğü, kilo almaya meyil ve öğrenme güçlüğü vardır.
Ayrıca iyot yetersizliğinin problem olduğu ülkelerde yılda % 5 ekonomik refah kaybına neden olduğu bilinmektedir.
Bu amaçla; tüm dünyada iyot yetersizliğinin önlenmesi için, ülkemizin de içinde bulunduğu birçok devlet özel programlar başlatmıştır. Ülkemizde 1968 yılında başlayan tuzun iyotlanması çalışmaları 1994 yılında başlayan ‘‘İyot Yetersizliği Hastalıkların Önlenmesi ve Tuzun İyotlanması Programı’’ ile hız kazanmıştır.
Eğitim, yasal düzenleme, bilgilendirme, bilinçlendirme, izleme ve denetimler ile iyotlu tuz kullanımında artış görülmüştür. Ancak; iyot yetersizliği hastalıkları ülkemiz için önemli bir halk sağlığı sorunu olarak devam etmektedir.Bu nedenle iyodun önemini topluma daha çarpıcı ve etkili yöntemlerle aktarmak, ülkemizde iyotlu tuz kullanımını tüm topluma yaygınlaştırmak ve toplum bilinci oluşturmak amacıyla; her yıl Haziran ayının ilk haftası “İyot Yetersizliği Haftası” olarak kutlanmaktadır. İyotlu tuz kullanımıyla ilgili ülke genelinde duyarlılığın artırılmasına yönelik etkinlikler düzenlenmektedir.
 
Editör: Haber Merkezi