İslam dininin çocuğa verdiği değeri hiçbir ideoloji ve çocuk hakları beyannamelerinde verilmediğine dikkat çeken Kalkan, çocukların anne ve babalarının üzerinde haklarının olduğunu belirterek, anne ve babaların çocuklarını İslam ahlakıyla yetiştirmesi gerektiğini söyledi.
Kalkan, Hz Muhammed’in (sav) ve İslam dininin çocuğa verdiği öneme dikkat çekerek şunları söyledi: “İslam dininde insan unsuru çok nemlidir. Bu insan öncellikle çocuk olarak dünyaya geliyor. Çocukluğunu yaşıyor. Daha sonra genç ve olgun bir fert olarak yetişiyor. Yüce kitabımıza baktığımızda çocuk için ‘Eşlerimizden, neslimizden, çocuklarımızdan bize göz aydınlığı ver. Bizi senden sakınanlara önder kıl.’ diye dua ediyoruz. İslam’a göre çocuk dünya hayatının süsüdür. Allah’ın bize emanet ettiği bir varlıktır. Aynı zamanda da imtihanımızdır.” dedi.
Peygamberin çocuklara verdiği değeri hatırlatan Kalkan, “Peygamberimiz İslam’ı büyüklere, zengin fakir gözetmeden teklif ettiği gibi çocuklara da teklif etmiştir. Hz. Ali bunu en önemli örneğidir. Peygamber efendimiz büyüklere nasıl selam verdiyse aynı şekilde de çocuklara da selam vermiştir. Onların başlarını okşamış, kendilerine değer vermiştir. Bugün bizim ihmal ettiğimiz bir sünnettir çocuklara selam vermek onları muhatap almak.” diye konuştu.
“Çocukların eğitiminden anne seçimine kadar dinimiz önem vermiştir.” diyen Kalkan, “Peygamber efendimiz ve dolayısıyla İslam dini çocuğa öyle bir önem vermiş ki anne rahmindeki ceninde mirasta hesap edilmiştir. Bugünkü sözleşmeler ne olursa olun İslam toplumuna yetişmez. Peygamber efendimiz namaz kılarken ağlayan bir çocuğun sesini duyduğu için okuyacağı süreleri dahi kısa tutuyor ve ümmetine namazlarınızı hafif tutun tavsiyesinde bulunuyor.” şeklinde konuştu.
İslam fıtratı üzerinde doğan çocuğun anne ve babalarını üzerindeki haklarını dile getiren Akbaba, anne ve babaların çocuklarını İslam ahlakıyla yetiştirmeleri gerektiğini kaydetti.
