DİYARBAKIR - Tesettüre Çağrı Platformu, Mustazflarla Dayanışma Derneği'nin (Mustazaf Der) Türkiye genelinde başlattığı "Tesettür Seferberliği"ne destek kapsamında Sivil Toplum Kuruluşları ziyaretlerine devam ediyor. Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği'ni (Özgür-Der) ziyaret eden Tesettüre Çağrı Platformu yetkilileri, Özgür Der'e Tesettür Platformu ve Tesettür Seferberliği hakkında bilgi vererek destek talebinde bulunuldu.

Nüfuz Sahibi Olan Herkese Gidilecek
Platform adına bir değerlendirme yapan Vedat Turgut, "Biz Tesettüre Çağrı Platformu olarak bu bağlamda bir dizi çalışma yapıyoruz ve yapacağız. Bu anlamda toplumun her kesimine, imamlara, şeyhlere, âlimlere, STK'lara radyolara, televizyonlara kısacası nüfuz sahibi olan herkese gideceğiz. Nüfusunun yüzde 99'u Müslüman olan bir ülkede başörtü yasağının olması çok anlamlı ve katmerli bir ayıptır bizim için. Her seçim öncesi ve dönemi başörtüsü malzeme olarak kullanılıyor. Seçim sonrası başörtülüleri ve başörtüsünü hatırlayan yok, daha sonra bu konu rafa kalkıyor" dedi.

Turgut daha sonra konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bizler Müslümanlar olarak önemli işlerimizi bir kenara bırakarak Allah'ın farzı olan başörtüsü ve tesettüre bir çözüm aramalıyız ve bu hayırlı işler için çaba sarf etmeliyiz. Sayın yetkililer devamlı olarak 'Haydi Kızlar Okula' kampanyaları düzenliyor, kızlarımızı okutmak istiyoruz ama başörtülü olarak okutacağız. Doğu ve Güneydoğuda müfettiş raporlarında, apaçık kızların okula gitmemelerinin nedenleri başörtüsü ve karma eğitim olarak belirtilmesine rağmen bu kanayan yara bir türlü çözüme kavuşamıyor."

Başörtüsü Yasağının Hukuki Dayanağı Yoktur
Turgut konuşmasını şöyle bitirdi: "İlköğretimde herhangi bir disiplin cezasının, ortaöğretimde ise bu konunun hiçbir hukuki dayanağının olmadığını, işin sadece küf tutmuş ve rafa kaldırılması gereken bir kılık kıyafet yönetmenliğine dayandırıldığı bilinmelidir. Hiç kimsenin çocuklarımızın eğitim ve öğretim hakkını ipotek altına almaya hakkı yoktur."

Daha sonra Özgür Der Diyarbakır Şubesi adına kısa bir destek konuşması yapan Avukat Serdar Bülent Yılmaz, "STK'ların başörtüsü gibi temel sorunları gündemlerine almalarının çok anlamlı ve önemli bir durumdur. Türkiye'deki STK'lar olarak uzun bir süredir başörtüsü için mücadele veriyoruz, ama bu yeterli değil. Başörtüsü önünde hiçbir kanuni ve hukuki dayanak yoktur sadece genelgeler uygulanıyor. Özellikle liselerde başörtüsü yasağı çok ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkıyor" dedi.

Hiçbir Şey Öğrencinin Başörtüsü İle Okumasına Engel Değildir
Duyarlı aileler, baş açık olarak normal liselere gitmemesi için çocuklarını İmam Hatip Liselerine gönderiyor diyen Yılmaz şöyle devam etti: "Başörtüsünün ilk ve orta öğretimlerde serbest olması için ciddi bir şekilde çözüm merciine baskı yapmamız gerekir. Hükümete STK'larla birlikte toplumsal bir baskı yapmalıyız. Hiçbir şey öğrencinin başörtüsü ile okumasına engel değildir. Tabi bu seferberliğin sadece başörtüsü ile sınırlandırılmayıp tesettürü de kapsaması sevindirici ve hayırlı bir harekettir. Tesettürün ve başörtünün önemini hikmetli bir şekilde kitlelere ulaştırmalıyız ve sürekli çabaların hayır getireceğine inanıyoruz."

Yılmaz son olarak, "Bu bağlamda her türlü çalışmayı değerlendikten sonra biz de varız, Allah çabanızı ve gayretinizi muvaffak etsin"" diyerek sözlerini bitirdi.

Daha sonra, Tesettüre Çağrı Platformu yetkilisi Turgut, Özgür Der Şube Başkanı Yılmaz'a, İnsani Hak ve Hürriyetler Derneği'nin basmış olduğu "Tesettür ve Örtülü Okuma Hakkımız" ve "Haklarımız" broşürleri vererek bilgilendirme yaptı, ayrıca 23 Ekim'de Diyarbakır'da genel bir katılımın gerçekleşeceği miting düzenleyeceğini ifade etti. (Osman İçli)

Editör: Haber Merkezi