Konser adı altında yapılan etkinliklerin halka ciddi zararlar verdiğini belirten HÜDA PAR Gençlik Politikaları Başkanı Hüseyin İmir, “Hiç kimsenin kamu kaynaklarını israf ederek, zamlarla beli bükülen halkın parasıyla ifsat ve israf etkinlikleri yapmaya hakkı yoktur.” dedi.

Ekonomik sıkıntıların had safhada olduğu, hayat pahalılığının arttığı bir dönemde mülki idare ve belediyeler eliyle büyük paralar harcanarak konserler düzenlemesine kamuoyundan tepkiler gelmeye devam ediyor. Maddi ve manevi anlamda halka bir katkısı olmayan, büyük bir israfa neden olan etkinliklerin başta genç nesil olmak üzere toplumu ifsada doğru sürüklüyor.

Devletin bazı kurumları tarafından düzenlenen ve teşvik edilen israf ve ifsad konserlerine tepki gösteren HÜDA PAR Gençlik Politikaları Başkanı Hüseyin İmir, kamu kurum ve kuruluşlarının asıl görevlerinin vatandaşa hizmet etmesi olduğunu belirterek, hiç kimsenin kamu kaynaklarını israf ederek, zamlarla beli bükülen halkın parasıyla ifsat ve israf etkinlikleri yapmaya hakkı olmadığına dikkat çekti.

“HALKIN PARASIYLA İFSAT VE İSRAF ETKİNLİKLERİ YAPMAYA KİMSENİN HAKKI YOK”

Zengin ile fakirin arasındaki makasın açıldığı bir dönemde halkın parasıyla israf konserlerinin düzenlenmesinin kabul edilebilir bir durum olmadığını belirten HÜDA PAR Gençlik Politikaları Başkanı Hüseyin İmir, “Belediyeler ve kamu kurumları, vatandaşlarımıza hizmet etme yerleridir. Bu kurumların başında olan idarecilerin en temel görevi halkın malını en iyi şekilde koruyup, kaynakları en verimli ve etkili şekilde kullanmaktır. Vatandaşlarımızın alım gücü her geçen gün biraz daha düşmektedir. Zengin ile fakir arasındaki makas daha de açılmaktadır. Toplumsal ahlakın ciddi anlamda zayıfladığı, edep ve hayanın toplumdan neredeyse çekildiği bir ortamda büyük paralar harcayarak ve var olan toplumsal ahlaki çöküntüyü daha da hızlandırarak israf ve ifsad konserleri yapılmaktadır. Özellikle gençlerin eğitimini geliştirme, vatandaşlarımıza sosyal, kültürel ve eğitici faaliyetler sunma amaçlı tahsis edilen bütçenin gençleri ifsat edici programlara aktarılması asla kabul edilebilecek bir durum değildir. Hiç kimsenin kamu kaynaklarını israf ederek, zamlarla beli bükülen halkın parasıyla ifsat ve israf etkinlikleri yapmaya hakkı yoktur. Ayrıca bu tür etkinliklerin para aklama mekanizmasına dönüştüğü konusundaki iddialar ise yabana atılamaz.” şeklinde konuştu.

“BU ETKİNLİKLERİN NE GENÇLİĞE NE DE MEMLEKETE HİÇ BİR FAYDASI YOK”

Düzenlenen bu tür etkinliklerin gençlerin üzerinde çok ciddi olumsuz etkiler bıraktığına vurgu yapan İmir, “Öncelikle gençlerin kontrolsüz bir şekilde eğlenmeye teşvik edilmesi, bu tür etkinliklerin bazılarında alkol ve uyuşturucunun kullanılması, ahlaksız davranışlar sergilenmesi ve tacizlere yol açılması toplumsal ahlakı tehdit etmekte ve toplumda bu anlamda var olan çözülmeleri daha da hızlandırmaktadır. Gençlerin asli sorunlarını onlara unutturmaya çalışan bu etkinlikler bir tür uyuşturucu görevi görmektedir, bu sorunlara çözüm bulmak yerine bu tür ifsat edici etkinlikleri organize etmek mevcut sorunları daha da perçinlemektedir. Bu durumun ne gençliğe ne de memlekete hiç bir faydası olmadığı gibi aksine büyük zararlar verdiğini düşünüyorum.” diye konuştu.

“GENÇLERİ BİRER OY DEPOSU OLARAK GÖRÜP HEVA HEVESLERİNE SESLENMEK TOPLUMU FELAKATE SÜRÜKLER”

Hedefsiz, zevk düşkünü bir gençliğe yönlendirmek ve buna paralel çalışmalar yapmak hem gençleri hem toplumu felakete sürükleyeceğine dikkat çeken İmir, “Dindar nesil söylemi ile yola çıkıp gençleri ifsat edici festivallere layık görmek, sadece gençleri birer oy deposu olarak görüp heva heveslerine seslenmek, onları amaçsız, hedefsiz ve zevk düşkünü bir gençliğe yönlendirmek ve buna paralel çalışmalar yapmak hem gençleri hem toplumu felakete sürükleyecektir.

Gençlerin elbette eğlenmeye, arkadaşları ile birlikte güzel zaman geçirmeye hakları vardır ve biz inanıyoruz ki helal sınırları da keyfe kafidir ve gençler bu sınırlar içerisinde eğlenebilirler.

Özellikle kamu kaynakları gençlerin ihyası ve ıslahı için harcanmalıdır, diyoruz. Gençlerin hem aklına hem kalbine seslenebilecek çalışmalarla topluma yük olan değil maddi ve manevi kalkınmaya katkı sağlayacak ortamlar sağlamalıyız. Nefsine köle olan bir gençliğin ne kendisine ne de topluma bir faydası olmayacaktır.

Biz, gençleri gerçek özgürlüğe çağırıyoruz. Özgürlük, hürriyet arzuların köleliğinden kurtulup iradenin ortaya konmasıdır. Dolayısıyla zevkperest bir hal üzere yetiştirilmeye çalışılan gençlere şunu söylemek istiyorum; sizleri eğlence ve haz peşinde koşturarak memleketimizde ve dünyada hüküm süren zulüm düzenlerine karşı itiraz etmemeniz, daha adil, daha müreffeh ve hür bir gelecek inşa etmemeniz için bu etkinliklerle zihinlerinizi uyuşturmak istiyorlar. Bu köleliktir, özgürlük değildir. İradenizi elinizden almak, sorgulama kabiliyetinizi köreltmek için düzenlenen bu etkinliklere itibar etmeyin. Kamu kaynaklarının sorunlarınızı çözmek yerine iki-üç saatlik etkinliklere harcanmasına itiraz edin diyoruz.” dedi.

“YAPTIĞIMIZ ÇALIŞMALARIN İYİ, DOĞRU VE GÜZEL OLMASINA DİKKAT ETMEKTEYİZ”

HÜDA PAR olarak ahlaki ölçüler çerçevesinde bir dizi etkinlik düzenlediklerini ve bu etkinliklere devam edeceklerini açıklayan İmir, “Bizler de HÜDA PAR Gençlik Politikaları Başkanlığı olarak Mayıs ayında bahar şenlikleri kapsamında bir dizi organizasyonlar yaptık ve hala etkinliklerimiz devam ediyor. İnancımıza aykırı olmayan ve ahlaki ölçüler içerisinde yaptığımız etkinliklerde gençler bir tarafta eğlenirken diğer tarafta toplumsal sorumluluklarını hatırlatan eğitici programlar yaptık. Etkinliklerde temel ölçümüz yaptıklarımızın inancımıza aykırı olmamasıdır. Özellikle yaptığımız çalışmaların iyi, doğru ve güzel olmasına dikkat etmekteyiz. İnşallah gençlerimizin temel ihtiyaçlarına ve sorunlarını da göz önünde bulundurarak yaptığımız Bahar Şenliklerinin ardından Ekim ayında Gençlik Haftası kapsamında bir dizi eğitici ve bilinçlendirici programlarımız devam edecektir.” ifadelerini kullandı.

fuhsiyati-sanat-diye-yutturup-festival-yapiyorlar-h1652100815-46f212.jpg

Editör: Haber Merkezi