1932 yılında, ilk kez Latin alfabesi kullanılarak Celadet Bedirxan tarafından çıkarılan Hawar adlı Kürtçe derginin yayına başlama tarihi olan 15 Mayıs, 2006 yılından bu yana Kürt Dil Bayramı olarak kutlanıyor. Bu yıl da çeşitli il ve ilçelerde Kürt dilinin yaşam ve pazar dili haline gelmesi için eylem
ve etkinliklerle kutlanmaktadır.
XÂNÎ, Şeyh Ahmed
(1651) yılında doğdu (Mem û Zîn, s. 139). Babasının adı İlyas’tır. Nisbesini, Hakkâri yakınlarında bulunduğu söylenen Han köyünden veya burada yaşayan Hânî aşiretinden ya da mensubu olduğu Hâniyan ailesinden aldığı tahmin edilmektedir. Hânî, Doğu Anadolu’nun birçok yerini dolaşarak Belâgat ve dinî ilimleri okudu; ayrıca astronomiyle ilgilendi. Bir süre bölgenin kültür merkezi olan Cizre’de yaşayan ve Mem û Zîn adlı mesnevisini burada kaleme alan Hânî daha sonra Eski Bayazıt’a (Doğubayazıt) gitti ve orada 1707 yılında vefat etti.
Said Nursî’nin de gençliğinde kabrini ziyaret ederek ondan feyiz aldığı nakledilir (Târîhçe-i Hayat, s. 35).
Xânî’nin Kürtçe olarak kaleme aldığı eserlerinin incelenmesinden önemli bir şair ve mutasavvıf olduğu anlaşılmaktadır. Ulûhiyet ve varlık konuları başta olmak üzere ahlâkî, sosyal ve kültürel meselelerdeki görüş ve düşüncelerini manzum eserlerinde dile getirmiştir. Kelâm konularında Sünnî ve genellikle de Eş‘arî görüşlerine bağlı olan müellif, kâinatın yaratılışı ile insanlara sorumluluk yüklenmesindeki sırlar üzerinde durur (Mem û Zîn, s. 5-12, 137-138);
KÜRT DİLİ MEDRESELER SAYESİNDE BU ZAMANA KADAR KALDI.
KÜRTLER İSLAMLA ŞEREF BULDULAR.
Kürt edebiyat tarihinde tartışmasız bir yeri olan Ehmedê Xanî eserlerini 300 yıl önce Kürtçe yazmıştır.
Tasavvufî düşüncesinin yanında dönemin sosyal sıkıntıları üzerinde duran ve halkın sahipsizliğinden yakınan xânî, bu meselelerin sosyal dayanışma ve bilgilenme ile aşılabileceğini, kendisinin de eserleriyle bu hususta üzerine düşeni yapmaya çalıştığını ifade eder; kendi döneminde insanların ilim ve hikmet yerine maddî menfaatlere değer vermelerinden yakınır (a.g.e., s. 16).
Yalnızca ilâhî aşkın ve günahlardan sakınmanın insanları tam anlamıyla değiştirip onlara güzel vasıflar kazandırabileceğini belirtiyor. (a.g.e., s. 126, 131-135),
MEM’U ZİN ESERİ
Xânî, konusu olan aşk hikâyesini akıcı bir üslûpla anlatması yanında kendi düşüncelerini, döneminin idarî ve içtimaî meselelerini, olayın yaşandığı Cizre bölgesinin kültürel özelliklerini de eserine yansıtmıştır. Mesnevinin konusu kısaca şöyledir: Emîr’in yakın çevresinde bulunan Mem onun kız kardeşi Zîn’e âşık olur. Ancak Emîr, hizmetkârı Bekir’in telkinlerine uyarak kız kardeşini Mem’e vermez; birlikte kaçma girişimlerine engel olmak için de Mem’i hapseder. Üzüntüsünden hastalanan Mem zindanda ölür, Zîn de onun acısına dayanamayarak can verir. Bunun üzerine Mem’in arkadaşları sevgililerin kavuşmasına engel olan Bekir’i öldürüp onların intikamını alırlar. Cizre’de Mîr Abdal Mescidi’nin bitişiğinde bulunan türbenin Mem ile Zîn’e ait olduğuna inanılır ve halk tarafından ziyaret edilir.
İLK KÜRTÇE SÖZLÜK YAZILDI
Ehmedê Xani aynı zamanda bilinen ilk Kürtçe sözlüğün kurucusu, Kürtçeyi geliştirme ve koruma mücadelesinin de öncüsüdür.
Xani Arapça –Kürtçe bir sözlük hazırladı. İlk Kürtçe sözlükte şunları belirtiyor;
“Lisanın bu kelimeleri,
Çocukların ilk meyvesine Nubar adını veren
Ehmedê Xani tarafından bir araya getirildi
Eğitimli kişiler için değil
Kuranı hatmettikten sonra
Daha edebiyat sever olması gereken
Kürt çocukları için yazıldı”…
Söz konusu sözlük çok tutuldu ve hala, Kurmanci konuşulan bölgelerde dini okullarda kullanılır. Yöremizde medrese olarak kullanılan yerlerde hala eğitim kitabı olarak okutulmaktadır. Nubar adlı eserin önemi, hem ilk sözlük olması, hem de dini eğitim sisteminde yazılı Kürtçe’yi kurumsallaştırmış olmasıdır.
Yılmadan, ümitsizliğe kapılmadan.Xani’nin ve Selahattin Eyyubinin torunları, Onların islam toplumunu hayalini gerçekleştirmek ve Kürtlerin diğer islam milletleri ile aynı haklara sahip olmak ve kardeş olmak için Mücadele ediliyor.
SOSYALİST VE KOMİNİSTLER KÜRTLERİN TEMSİLCİSİ DEĞİLDİR.
Bizler de yapılan tüm çalışmaları önemsemeli ve Kürtlerin sosyalizm ve beşeri sistemlerle değil, Kuran islam yolunda yürümeliyiz. Kürtlerin ve tüm insanlığın yegane kurtuluşu islam ve ümmetçilik ruhundadır.
Bu gün bu dilin yazımsal alanda kısmen de olsa süregelmişse, hiç kuşkusuz Ehmedê Xani’nin önemli bir rol oynadığını düşünüyorum. Yani bir dilin yazım dili haline gelmesini önemli bir gelişme olarak değerlendirmek gerekir. 350 yıl önce bu bilinçle hareket eden Xani’nin büyüklüğü tartışmasızdır. Aşağıdaki dizeler dilin derlenip, toparlanmasında önemli bir veri olmaktadır;
‘Ve aynen inci gibi olan Kürd dilini
Derleyip topladı ve düzene getirdi
Ve böylece kamu için cefalar çekti’.
Kaynak:
Mem û Zîn- Ehmedê Xanî
Nûbihara Biçûkan- Ehmedê Xanî