NATO'nun 2010 Lizbon Zirvesi'nde kabul ettiği füze savunma sistemiyle ilgili radarların Diyarbakır'a yerleştirileceği öne sürülüyor. Dile getirilen bir diğer kent ise Mardin.
Buna göre radarın daha önce Ekim 1998'de devre dışı bırakılan Diyarbakır'ın Pirinçlik Köyü'ndeki askeri tesislere konuşlandırılacağı dile getiriliyor. İddialara göre, sistemin Türkiye'deki komuta merkezi Diyarbakır 2. Taktik Hava Komutanlığı'nda olacak. Aralık ayında işler hale gelmesi beklenen radar sistemi, Almanya'daki merkezden komuta ve kontrol edilecek.
KOMUTA ABD’Lİ KOMUTANDA
İran’dan Avrupa’yı hedef alan bir füze ateşlenmesi durumunda, en fazla 45 saniye içerisinde bu füzenin vurularak etkisiz hale getirilmesi gerekiyor. Dolayısıyla düşman füzesi ateşlendiğinde karşı koymak için ittifak üyesi 28 ülkeden izin alınması söz konusu olmayacak. Bu nedenle gemilerdeki füzelerin ateşlenmesi yetkisi de NATO başkomutanında, yani SACEUR’de olacak. ABD’nin Avrupa’daki birliklerinin komutanı, aynı zamanda NATO Başkomutanı olarak da görev yapıyor.
DÖRT AŞAMALI PLAN
BİRİNCİ AŞAMA:
Akdeniz’deki savaş gemilerine İran’ın kısa ve orta menzilli füzelerine karşı koyacak SM-3 Block IA füze savar sistemleri konuşlandırılarak ileri üsler oluşturulacak. Füzesavar sistemlerinin korunmasını ise Türkiye’ye yerleştirilecek TP-Y radar sistemleri sağlayacak. Türkiye’de kurulu radar, balistik füze rampalarının ateşlenmesi öncesine ısıtılmaya başlamasından itibaren tüm NATO sistemini alarma geçirecek. Bu radarların elde ettiği veriler NATO karargâhına, üzerinde füze sistemlerini bulunduran Akdeniz’deki ABD gemilerine ve Alaska (Fort Greely) ile California Vandenberg Hava Üssü’nde konuşlu GBI füzesavar sistemine anında aktarılacak. Paralel bir ekranın Genelkurmay Karargâhı’nda kurulması yönünde de müzakereler sürüyor.
İKİNCİ AŞAMA:
Planın ikinci aşamasının 2015’te tamamlanması öngörülüyor. Bu aşamada SM-3 sistemlerinin halen geliştirilme aşamasında bulunan Block IB versiyonları kullanıma girecek. Bu yeni sistemler hem denizde hem karada konuşlandırılacak.
ÜÇÜNCÜ AŞAMA:
Bu aşama 2018’de hayata geçirilmeye başlanacak. Halen geliştirme safhasında bulunan SM-3 Block IIA sistemleri devreye girerek NATO ülkelerine kısa, orta ve uzun menzilli balistik füzelere karşı “tam korunma” sağlanacak.
DÖRDÜNCÜ AŞAMA:
2020’de ulaşılacak dördüncü ve son aşamada SM-3 füzesavar sistemlerine “anti-ICBM” yeteneği kazandırılmış olacak. Yani sistemler ABD topraklarını İran’ın geliştirmesi olası kıtalararası balistik füze tehdidine karşı da korur hale gelecek. SM-3 Block IIB sistemi balistik füzeleri yüzlerce kilometre ötedeki bataryalardan ateşlenmesinden kısa süre sonra etkisiz hale getirecek.
RASMUSSEN TÜRKİYI'Yİ KUTLADI
NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, İttifak’ın kurmayı planladığı füze savunma sisteminin bütünüyle savunma amaçlı olduğunu vurgulayarak, NATO ülkelerine saldırı niyeti taşımayanların bundan tedirginlik duymalarına gerek olmadığını söyledi. Rasmussen, aylık olağan basın toplantısında, Türkiye’nin NATO füze savunma sistemi için radar konumlandırma kararını kutlayarak, sistemin geliştirilmesinde bunun büyük önem taşıdığını belirtti. Genel Sekreter Rasmussen, Türkiye’nin bazı komşularının bu karardan rahatsızlık duyduğu iddialarıyla ilgili “NATO’nun füze savunma sisteminin bütünüyle savunma amaçlı olduğunu vurgulamak isterim. NATO topraklarına saldırı niyeti taşıyanlar hariç kimseyi hedef almıyor” dedi.
TAHRAN UYARDI
TÜRKİYE’nin füze kalkanının topraklarına yerleştirilmesine sıcak bakması İran’ın tepkisine neden oldu. Mehr Haber Ajansı’na konuşan İran Meclisi Milli Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı Alaaddin Burucerdi, Türkiye’yi kastederek, “Müslüman ülkeler, işbirliği ve olanaklarını birleştirme yoluya birbirlerine olan güveni artırarak güvenliklerini sağlamalı ve bölgede güvenliği azaltacak bir duruma izin vermemeli. Bölgede NATO’nun çıkarlarına hizmet etmemeli” dedi.Kaynak:Ensonhaber
