Uzman Klinik Psikolog Burcu Amrağ, konu hakkında şu açıklamalarda bulundu:

"Hijyen takıntısı, obsesif kompulsif bozukluk (OKB) olarak da bilinen bir durumdur. Bu durumda, birey aşırı derecede önem verdiği temizlik ve hijyenle ilgili tekrarlayan düşünceler ve ritüeller yaşar.

Düzenli ve temiz bir kişiliğe sahip olanlar bu durumdan memnun olabilirler ve hatta bununla övünebilirler. Genel olarak mutlu bir ruh haline sahip olurlar ve yaşamlarında herhangi bir sorun yaşamazlar. Ancak, obsesif kompulsif bozukluğun belirtisi olarak temizlik yapanlar, bir kaygı bozukluğu ile karşı karşıya olduklarını belirtirler ve sürekli olarak endişeli bir durumdadırlar. Hayatlarını bu takıntılar yönetir ve belirtiler zamanla artar. Bu bireyler yaptıkları temizlikten asla tatmin olmazlar, hijyen takıntısı hayatlarına egemen olur ve saatlerce farklı ritüeller uygularlar.

Birey, sürekli olarak temizlik yapma ihtiyacı hisseder ve bundan kaçınamaz. Evini veya kişisel eşyalarını aşırı sıklıkta temizlerler, kirli veya mikroplu olduğunu düşündükleri nesnelerden kaçınırlar veya onlara dokunmaktan kaçınırlar. Bu düşüncelerin mantıksız veya irrasyonel olduğunu bile bilmelerine rağmen, temizlikle ilgili düşüncelerinden kurtulamazlar. Temizlik yapmadıkları veya yeterince temiz yapmadıkları zamanlarda yoğun stres ve kaygı yaşarlar.

Hijyen takıntısı, bireyin günlük yaşamını ve sosyal ilişkilerini olumsuz yönde etkiler. İşlevselliği azaltabilir ve bireyin normal aktivitelerini yapmasını engelleyebilir. Hijyen takıntısı olan bireyler, tekrar eden davranışlar veya ritüeller gerçekleştirirler. Örneğin, ellerini aşırı sıklıkta yıkama, nesneleri tekrar tekrar kontrol etme gibi davranışlar bu ritüeller arasında yer alır. Hijyen takıntısı, tedavi edilebilir bir durumdur. Kognitif davranışçı terapi (KDT) ve ilaç tedavisi, hijyen takıntısını yönetmek için etkili yaklaşımlardır. Tedavi sürecinde, birey obsesyonlarını ve kompulsif davranışlarını anlamak ve kontrol etmek için çeşitli stratejiler öğrenir. Ayrıca, stres yönetimi teknikleri ve gevşeme egzersizleri gibi destekleyici yöntemler de kullanılır."

Kaynak: (İLKHA)