Şeyh Said’in Torunu, Saadet Partisi Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan adayı Avukat Muhammed Sabır Fırat, “Baba Toprağı” dediği Bismil ilçesinde Şeyh Said Efendi’nin Kardeşi Şeyh Abdurrahim Efendi’nin Yukarı Salat Mahallesinde bulunan kabrini ziyaret etti.
Şeyh Said’in Torunu, Saadet Partisi Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Muhammed Sabır Fırat, Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Abdurrahman Ergin, Bismil İlçe Başkanı Veysi Çelebi ve Bismil Belediye Başkan Adayı İbrahim Şimşek ile birlikte kurumları ziyaret etti. Fırat, Bismil Haber Gazetesi’ni de ziyaret ederek açıklamalarda bulundu.
“Baba toprağı olan Bismil’deyiz”
Kendisini kısaca tanıtan Fırat şu ifadeleri kullandı;
“Saadet Partisi Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak Diyarbakır’dayız Bismil’deyiz baba toprağındayız ben 1991 yılında Erzurum'un Hınıs ilçesinde doğdum daha sonrasında Ankara'da ilkokul ortaokul lise eğitimi orada tamamladım bilahare hukuk fakültesini bitirdim, kamu hukuku alanında da eski Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Bilgin’in yanında veda hutbesi insan hakları tez başlığı ile kamu hukuku üzerinde yüksek lisansımı tamamladım. Son dönemde de Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyeliği yaptım ve bugün de buradayız.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Fırat, seçilmesi halinde hayata geçireceği projeler ile ilgili konuştu.
Fırat, çiftçiler ile ilgili projelerine dair şunları söyledi;
“Finansal destek ve yatırım teşviklerimiz olacak eğitim ve kapasite geliştirme açısından çalışmalarımız olacak, tarım işçiliği yapan çiftçilerimiz o tarım coğrafyasında arazisinde hangi usulde hangi yolla ne zaman neyi ekeceğini belediyenin vermiş olduğu eğitimler ve onların kontrolünde bir sistemle yapıldığı takdirde o tarım arazisi %100 verime ulaşacak bir potansiyele sahip olacak. Bu da belediyenin yapmış olacağı hizmetlerden birisi olacak tarım ve hayvancılık inovasyon merkezi kuracağız burada merkezi inovasyon merkezlerimiz ve danışman hizmetlerimiz profesyonel danışmanlık hizmetlerini sunacağız.”
Bismil ilçesinin bazı sorunlarına değinen Fırat şöyle konuştu;
“Bismil'in kronik birkaç sorunu var aslında sahaya indiğimizde baktığımızda gözüküyor en büyük problemlerden birisi imar sorunu bir şehir bulunmakta ancak bu şehrin nasıl gelişeceğine dair herhangi bir somut güzel bir proje bulunmamakta biz Bismil’de ve büyük şehirde belediye başkanlığını kazandığımız takdirde nazım imar planların kentsel ve sosyal yaşam alanlarını genişleterek güzel bir imar şeklinde şehre yaymamız gerekiyor ve bunu yapacağız belediyenin, ilçe belediyesinin ve büyükşehir Belediyesi'nin tarımsal destek destekleme yönünden Bismil halkına hiçbir faydası bulunmamakta bunların teşviklerini artırılması gerekiyor.”
“Bismil’in merkezinde hastane yok”
Bismil’de Devlet Hastanesi’nin şehir merkezine uzak olduğunu ve bu durumun vatandaşları mağdur ettiğini belirten Fırat;
“Benim Bismil gördüğüm şöyle bir durum var Bismil’in merkezinde ortasında bir hastane bulunmamakta hastanemiz uzak öyle olduğunda yaşlı bir kadın veya hamile bir annemiz tek başına yürüyerek veya bir dolmuşla ulaşım mesafesini yürüyerek gelecek bir pozisyonu bulunmayan yerlerimiz var merkezde belediyemize bağlı acil poliklinik kurma projemiz var, çünkü bu çok önemli bir husus sağlık açısından.” İfadelerini kullandı.
Bismil’de organize sanayi
Bismil’de organize sanayi olmamasının büyük bir eksiklik olduğunun altını çizen Fırat;
“Gelelim ağır sanayi hamlemize aslında Erbakan hocamın da en büyük projelerinden bir tanesi… Bismil’e bir organize sanayi Bölgesi gerekiyor biz büyükşehir belediye başkan kazandığımız takdirde Bismil’de bir organize sanayi Bölgesi projesini hazırlayıp altyapısını insanlarımıza vatandaşlarımıza bu hizmeti sağlayacağız.” Dedi.
Şeyh Said’in mezar yeri nerede?
Şeyh Said Efendi’nin mezar yerinin bulunması ve dava sürecine değinen Fırat şunları ifade etti;
“Şeyh Sait Efendi ve dava ve arkadaşları şehit edilince toplu bir şekilde defnedildikleri bir alan var bu alan neresi Dağkapı Meydanında hemen burcun karşısında eski bir mezarlık bulunmaktaydı. Bu mezarlık zamanında imara açıldığı için mezarlıklar gözükmüyor. Mezarlığın burç kısmına yakın meydana yakın olan kısımda da ilk önce Seyit Abdulkadir ve arkadaşları defnediliyor peşinden de şeyh Sait Efendi ve onunla birlikte şehit edilenler toplu bir şekilde defnediliyor neresi şimdi özel hastanenin bulunduğu bir bina var onun hemen arkasında yan tarafında bir lise bulunmaktadır arka kısmında ise askeri alan vardır gazino bulunmaktadır orada bir boşluk var o boşlukta Şeyh Sait ve arkadaşları o şekilde defnedilmiştir orayı resmi olarak biliyoruz tevatüren de biliyoruz, Diyarbakır halkının bize aktarmış olduğu bilgilerden de bunu teyit ediyoruz ama daha sonrasında oradan çıkartıp başka bir yere götürdüler mi taşıdılar mı onu bilemiyoruz fakat resmi olarak durumumuz bu şekildedir yerin belirlenmesine ilişkin olarak birçok girişimler oldu başkaca derneklerle oldu aile fertleri üzerinden başvurular oldu bunların hepsine menfi bir şekilde cevap verildi.”
“Şeyh Abdurrahim Efendi’yi 90 yıl sonra da hayırla anıyorlar”
Fırat son olarak Şeyh Said Efendi ve kabri Bismil’de bulunan Şeyh Said’in kardeşi Şeyh Abdurrahim Efendi ile ilgili şunları söyledi;
“Bismil halkı aslında Şeyh Said Efendi'nin ailesi 7 ceddi Seyit Haşim Kırkdirek (Çılsitûn) Şeyh Said Efendi'nin ailesi Bismil’e komşudur bir kader birlikteliğimiz var Bismillilerin Şeyh Abdurrahim Efendi'ye nasıl bir tutumu olduğu derseniz Bismil zaten toprak olarak merkez olarak Cemil Paşazade’ye ait bir alandı. Cemil Paşazade o dönem burada hükümranlığı vardı. Çünkü onlar da Suriye bölgesinde Irak bölgesinde esir düştü onlar da bizim yaşadığımız durumların aynısını yaşadılar daha sonra bu bölgeye gelen yabancı insanlar oldu farklı yerlerden gelen gelenler oldu onların da maalesef menfi durumları oldu bugün günümüzde ne oldu derseniz tam tersi bir süreç bugün Şeyh Abdurrahim'in mezarına sahip çıkıyorlar başlarının üzerinde tutuyorlar ve kendilerine sembol görüyorlar aslında önemli olan mesele budur 90 yıl sonra 1938’de şehit olan Şeyh Abdurrahim Efendi’yi 90 yıl sonra nasıl anıyorlar önemli olan budur aslında hayırla yad ediyorlar ve şehidimizi baş üstünde tutuyorlar.”
