"Uyku, hem zihinsel hem de fiziksel olarak bizi her gün yenileyen bir süreçtir ve yaşamımız için son derece önemlidir. Ancak bazen, hayatımızda zorlu dönemler yaşayabilir veya uykuyla ilgili fizyolojik sorunlarla karşılaşabiliriz. Bu durum, yaşamımızı karmaşık hale getirerek yaşam kalitemizi düşürebilir. Uykusuzluğun sebep olduğu bazı sorunlara bir göz atarsak; bağışıklık sisteminin zayıflaması, psikolojik rahatsızlıklara karşı direncin azalması, stres hormonlarının artması, sinirlilik ve sabırsızlık, görme ve konuşma bozuklukları, kan şekeri dengesinin bozulması, nefes alışverişinin bozulması, vücut sıcaklığının düşmesi, kas gücünün azalması ve unutkanlık gibi sorunlarla karşılaşabiliriz.

Uykusuzluğun nedenlerini ele aldığımızda, öncelikle uyku probleminin fizyolojik mi yoksa psikolojik mi olduğunu belirlemek önemlidir. Eğer fizyolojik bir alt yapı varsa, tıbbi tedavi desteğiyle uyku sorunu aşılabilir. Bu durumda, insomnia veya uyku apnesi gibi durumlar söz konusu olabilir. Bu nedenle, ilgili uzmanla görüşmek önemlidir. Eğer uyku probleminin fizyolojik bir nedeni yoksa, o zaman psikolojik bir sorunun belirtisi olabilir. Çünkü uyku problemleri genellikle psikolojik rahatsızlıkların bir işareti olarak ortaya çıkar. Bu nedenle, bu şikayetlere dikkat etmek önemlidir. Bu durum aslında bedenimizin, yaşadığımız zorluklar karşısında bize bir mesaj göndermesidir. Bu mesajlara ve şikayetlere odaklanarak, yaşamımızdaki sorunlarla yüzleşiriz.

Bu nedenle, terapi sürecinde uyku bozukluklarını çözmek yerine, uyku problemlerine neden olan psikolojik sorunları belirleyip onlarla ilgilenmeye odaklanırız. Bu şekilde, hem psikolojik problemler düzelir hem de uyku problemleri çözülür. Yani, sadece uyku problemlerini çözmeye çalışmak yerine, bu problemlerin altında yatan psikolojik nedenleri ele almak daha faydalı olabilir."

Editör: Basri Akaydın