Toplum olarak geceleri yalnız başına artık dışarı çıkamaz olduk. Şehirlerde, ilçelerde, köylerde ve kasabalarda bile can, mal, namus güveliği kalmamış.
Sarhoş olmuş bir gençlik almış başını gidiyor. Sokaklarda esrar, kokain, eroin, barlarda içki masalarda ayaş edilmiş toplumun huzunu bozan bir geçlikle karşı karşıyayız. Grup halinde sokaları mesken edinmiş kafa bulmuş, belinde silah, bıçakla gezen madde bağımlı insanların korkusunda dışarı çıkamaz olduk. Mal, can, namus güveni kalmamıştır. Çebinde bir kuruş girince ya madde temin ederek, yada bir silah alarak beline takar. Toplum ve toplumun huzurunu bozmakta. Madde bağımlı insanlar para bulmayınca da ya ailesine huzursurluk çıkarır yada kolu komşunun malını çalarak para temin ederler. Ama yetkililer onların önüne geçmek için hiç bir adım atmamakta.
Daha dün İstanbul'da yirmi altı suç kaydı bulunan, hırsızlık yaparken polisler tarafından göz altı yapaya çalışırken, polislerle çatışmaya girerek bir polis memuru hayatını kaybetti. Yirmi altı suç kaydı bulunan ve şahsın annesi kaç kere oğlunda şikayetçi olmuş, böyle bir adamın ne işi var dışarda sormak lazım.
Yetkililer tedbir almasa daha çok insalarımızın canı yanacak. Sarhoş olmuş, madde kulananlar, polisle çatışacak, hastanelerde sağlık görevlilerine saldıracak kadar cesaret almış sarhoş insanlarla karşı karşıyayız. Devlet yetkilileri vatandaşların malı, canı ve namusu korumak için acilen bir adım atmalı. Boranlar ve madde bağımlıları için yasa getirmeli. Baronların doymaz ihtirası ve para kazanma hırsı geçlerimizi yavaş yavaş öldürüyorlar. Devlet ya vatandaşın malını, canını koruma altına almalı. Yada bu baronların kökünü kurutmalı. Yoksa bu baronların ihtirası yüzünden çok canlarmızı yanacak.
Aydın Bal